İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | take a bath f. | banyo yapmak | ||
She's so modest that she blindfolds herself when taking a bath. O kadar alçakgönüllü ki banyo yaparken gözlerini bağlıyor. More Sentences |
||||
Genel | take a bath f. | yıkanmak | ||
We take a bath every day. Biz her gün yıkanırız. More Sentences |
||||
Genel | take a bath f. | banyo almak | ||
I take a bath every morning in the summer. Yazın her sabah banyo alırım. More Sentences |
||||
Idioms | ||||
Deyim | take a bath f. | banyo yapmak | ||
I was just about to take a bath. Ben de tam banyo yapmak üzereydim. More Sentences |
||||
Deyim | take a bath f. | duş almak | ||
Tom was about to take a bath when the doorbell rang. Kapı zili çaldığında Tom bir duş almak üzereydi. More Sentences |
||||
Colloquial | ||||
Konuşma Dili | take a bath f. | su dökünmek | ||
Idioms | ||||
Deyim | take a bath f. | çok para kaybetmek | ||
Deyim | take a bath f. | zarar etmek |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | take a hot bubble bath f. | sıcak köpük banyosu yapmak |
Idioms | ||
Deyim | take a financial bath f. | para kaybetmek |
Deyim | take a financial bath f. | zarar etmek |
Speaking | ||
Konuşma | how often do you take a bath? expr. | ne sıklıkla banyo yaparsın? |
Konuşma | how often do you take a bath? expr. | ne sıklıkla banyo yaparsınız? |
Slang | ||
Argo | take a bath on something f. | çok zarar etmek |
Argo | take a bath on something f. | çok para kaybetmek |
Argo | take a bath (on something) f. | (borsada vb) para batırmak |